ROTA LİNKİ
https://www.komoot.com/tour/1411931123
ROTA BİLGİSİ
Kızkalesi-Hüseyinler-Cambazlı-Uzuncaburç-Keşlitürkmenlı- Ovacık-Narlıkuyu-Kızkalesi
Toplam Mesafe (km) |
69,9 |
Toplam Yükselme (m) |
1.410 |
Maksimum Yükseklik (m) |
1.200 |
Minimum Yükseklik |
10 |
Ne Zaman Sürmeli? Çok sıcak yaz günleri dışında yılın her döneminde bisiklet sürülebilecek bir rota.
Parkur Durumu: Kısa bir mesafe (Narlıkuyu-Kızkalesi arası) anayola girilse de genel olarak araç trafiğinin düşük olduğu güvenli bir yol.
Uygunluk: . Tüm bisiklet türleri için uygun
Not: Rota, tırmanış içerse de gerek yolculuk boyunca karşımıza çıkan farklı ve güzel kayalık yapılar ve özgün bitki örtüsü gerekse de çok sayıda turistik durak bulunması nedeniyle bu tırmanışa değeceği düşüncesindeyiz. Yine de tırmanmak istemeyenler, Uzuncaburç Mahallesi’ne Silifke İlçe Merkezi’nden Uzuncaburç’a toplu taşımayla giderek;
• Uzuncaburç- Cennet Cehennem Obrukları- Narlıkuyu – Kızkalesi veya
• Uzuncaburç-Olba Antik Kenti-Cambazlı Kilisesi- Adamkayalar - Kızkalesi
şeklindeki alternatifleri değerlendirebilirler. Alternatifler, internet sayfasında paylaşıldı.
Neler Göreceksiniz? Kızkalesi, Adamkayalar, Cambazlı Kilisesi, Olba Antik Kenti, Uzuncaburç, Cennet- Cehennem Obrukları, Astım Mağarası, Narlıkuyu Üç Güzeller Müzesi
Rotanın Yakınında Neler Var? Silifke Kalesi, Aşağı Dünya Obruğu, Silifke Müzesi, Aya Tekla Ören Yeri, Eiaiussa Sebaste
Ne Alınır? Silifke yoğurdu, koyun yoğurdu, reçel çeşitleri, çilek, üzüm
Yeme& İçme: İlçe merkezinde çok çeşitli seçenekler bulunmaktadır. Tantuni, deniz ürünleri ve mavi yengeci öneririz. Narlıkuyu’da sunulan yörük kahvaltısı da farklı bir seçenek olacaktır.
Kamp İmkânı: Kapızlı Kamp Alanı, Boğsak Kamp Alanı, Uzuncaburç Kamp Alanı
Konaklama İmkânı: İlçe merkezinde kamu ve özel sektöre ait çok sayıda seçenek mevcut.
Ulaşım: Silifke’ye Mersin şehir merkezinden toplu taşımayla ulaşım mümkün, otobüsün ilk durağından binilmesi halinde bisiklet de yüklenebiliyor. Şehirlerarası otobüslerle de ilçeye ulaşılabilmekte.
TURUN HİKAYESİ
Bugün tarih ve deniz dolu bir yolculuk yapacağız. Bazen geçmişe gidecek sonra günümüze dönecek; bazen inecek, bazen de çıkacağız.
Turumuza Mersin’in simgesi olarak bilinen Kız Kalesi’nden başlayacağız. Kıyıdan 600 metre açıkta yer alan bir ada üzerine inşa edilen kale, zamanla beldeye de adını vermiş. Çok eski bir yerleşim yeri olan bölgede deniz ve karada iki adet kale kalıntısı bulunmakta. Burada tekneyle adaya gidilebileceği gibi; karadan adayla birlikte hatıra fotoğrafı çekilebilir; biz ikincisini tercih ediyoruz.
Kızkalesi’nden yükselmeye başlıyoruz. Uzun bir tırmanış bizi bekliyor ama göreceğimiz yeni yerlere duyduğumuz merak bize güç veriyor.
İlk durağımız Adamkayalar. Adamkayalar, yamaçlar üzerine yapılmış kabartma ve figürlerden oluşan bir mekân. Üzerinde bulunduğu yamaç ise yöre Şeytan Deresi Kanyonu olarak bilinmekte. Buradan Kızkalesi’ne kadar uzanan kanyonun, bazı yerlerde 90 derece diklikte yamaçlarının görüntüsü etkileyici.
Adamkayalar’dan sonraki durağımız Cambazlı Kilisesi, eski adı bilinmeyen yapı, adını içinde bulunduğu mahalleden almış. Burada geç Helenistik, Roma ve Bizans dönemi izleri görülmekte; kilisenin yanı sıra kaya mezarlar ve lahitler de bulunmakta.
Yükselişimiz bitmiş ve düz alanda ilerlerken solumuzda antik kalıntılar göze çarpıyor. Olba Antik Kenti, ilkçağda hüküm süren Olba Krallığı’nın başkenti konumundaki kent. Burada halen ayakta olan en önemli eser, Roma İmparatorluğu döneminden kalma antik çeşme ve Lamas Çayı’ndan kente su getiren su kemerleri.
Turumuzun en yüksek noktasında Silifke’nin en önemli antik kenti olan Uzuncaburç çıkıyor karşımıza. Osmanlı döneminde halkın içindeki kuleden dolayı “Uzuncaburç” demesi nedeniyle; bugün ören yeri ve mahalle bu adla anılmakta.
Uzuncaburç’taki en önemli ve dikkat çekici yapı Zeus tapınağı. Sütunların üzerindeki kabartmalar ve taş işçiliği özellikle dikkat çekmekte. Diocaesarea Zafer Kapısı, 3000 kişilik antik tiyatro, nekropol alanı, şans tapınağı ve gözetleme kulesi diğer görülmesi gereken yerlerden. Burada görülecekleri hakkıyla görmek için en az yarım gün ayırmak lazım ancak yolumuz uzun ve en az burası kadar güzel yerler var göreceğimiz.
Uzuncaburç’tan Akdeniz’e inerken bir dere yatağına yapılmış asfalt yolu kullanıyoruz. Kayalık yamaçların birbirine yaklaştığı kanyona benzeyen yapılar ilginç. Karakteristik maki bitkileri yerini çam ormanlarına bırakıyor. Yolumuz üzerinde tarihi kalıntılara rastlamaya devam ediyoruz. Ancak buraların en önemli turistik noktası bizi bekliyor. Cennet ve Cehennem Obrukları, bir yer altı nehrinin kalkerli araziyi eritmesi ve yer altında oluşan boşlukların tavanlarının zamanla çökmesi ile oluşmuş.
Cennet Obruğu’nun içine 452 basamaklı taş bir merdivenle inilmekte; 300. İçinde tarihi bir kilise bulunmakta. Obruğun dibine inildiğinde, mitolojik bir nehir olduğuna inanılan bir yeraltı suyunun sesi duyulmakta.
Derinliği 128 metre olan Cehennem Obruğu’nun içine inilemese de cam terastan bu obruğu izlemek korku, hayret ve heyecan duygularını aynı anda uyandırıyor. Buradan sonra kısa bir inişle, Narlıkuyu’daki Üç Güzeller Mozaiğini de ziyaret ediyoruz. Narlıkuyu, tatlı suyun denize karıştığı balıkçıları ve lokma tatlısı meşhur olan cennet gibi bir koy.
Narlıkuyu’dan sonra kısa bir süre anayoldan ilerleyerek rotamızı tekrar Kızkalesi’nde tamamlıyoruz.