Silifke’nin en önemli antik kenti olan Uzuncaburç, eski adıyla Diocaesarea, Helenistik dönemde bölgeye hâkim olan Olba Krallığı’nın ibadet merkeziyken Roma İmparatorluğu döneminde gelişerek kendi parasını basma yetkisi olan ayrı bir site-kent haline gelmiştir. Osmanlı döneminde halkın ören yerindeki Helenistik kuleden dolayı buraya “Uzuncaburç” demesi nedeniyle bugün hem ören yeri hem mahalle bu adla anılmaktadır.

Uzuncaburç Zeus Tapınağı

Uzuncaburç’taki en önemli ve dikkat çekici yapılardan biri peripetros (çevresi sütunlarla çevrili) tarzdaki Zeus (Olbios) tapınağıdır. Anadolu’da birçok örneği bulunan Zeus tapınaklarının en eski ve en görkemlilerinden biri olan bu yapının Büyük İskender’in generallerinden I. Seleukos Nikator tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Sütunların üzerindeki kabartmalar ve taş işçiliği özellikle dikkat çekmektedir. Zeus Tapınağı’nın çevresinde yer alan 36 sütunun yörede bulunmayan dolayısıyla bu yapıyı yapmak için uzaklardan getirilen taşlardan yapıldığı düşünülmektedir. Bizans döneminde tapınağın üzerinde yapılan değişikliklerle burası kiliseye çevrilmiştir.

 Uzuncaburç Diocaesarea Antik Kenti

Uzuncaburç Antik kentinin tarihi 2500 yıllık geçmişiyle Helenistik (Büyük İskender ve sonrası) dönemine uzansa da Hitit döneminde de buranın kutsal kabul edildiği düşünülüyor. Uzuncaburç’u özel kılan bir yönü ise 1300 rakımda ve dağlık bir alandaki tek düzlük yer olmasıdır. Bu sayede buraya Helenistik dönemden başlayarak tapınaklar yapılıyor ve burası daha da gelişerek kendi başına bir kent haline geliyor. Roma İmparatorluğu döneminde de buranın önemi devam ediyor ve sütunlu cadde, anıtsal çeşme ve giriş kapıları ekleniyor.

Uzuncaburç’un dikkat çekici bir diğer yapısı ise Roma imparatorluğu tarafından yaptırılan 3000 kişi kapasiteli tiyatrosudur. Günümüzde dek oldukça iyi korunmuş durumdaki tiyatro denizden ve ticaret yollarından uzak ve ücra bir yerdeki bir yapı için çok yüksek sayılabilecek bir kapasiteye sahip. Bu da kentin o dönem için ne kadar önemli görüldüğünü gösteren bir detay.

Uzuncaburç kutsal kabul edilen bir dini merkez olduğu için Nekropol (mezar alanı) da çok büyük öneme sahip. Burada kayalara oyulmuş binlerce mezar yeri bulunuyor. Bu yörede tarıma elverişli arazinin az olması nedeniyle ölülerin toprağa gömülmesi yerine; kayalar oyularak mezar haline getirilmiş. Kayalara oyulmuş olmaları da günümüze dek sağlam kalmalarını sağlamış. Bu mezarların hepsi ayrı bir işçilik ve sanat barındırıyor.

Tyche (şans) Tapınağı da Uzuncaburç’ta 6 metre yüksekliğinde 5 sütun üzerinde yükselen etkileyici bir yapıdır. Bu tapınağın da kentin soyluları Ppius ile karısı Kyria tarafından yaptırıldığı biliniyor.

Şehrin girişinde yer alan gözetleme kulesi de Uzuncaburç’un önemini gösteriyor. Bunun gibi birbirini gören pozisyondaki 5 kule denizi gözetleyerek şehre denizden gelen bir saldırıyı anında haber verebiliyor.

Kentin doğusunda yer alan ve Romalılar tarafından yaptırılan Diocaesarea Zafer kapısı da 5 sütun üzerinde yükselen ve günümüze dek iyi korunmuş durumdaki bir yapıdır.

Uzuncaburç Antik Kenti Nerede? Yol Tarifi Bilgileri. Antik Kent’e Nasıl Gidilir?

Uzuncaburç, Silifke’ye 30, Mersin’e 103 km uzaklıkta; Uzuncaburç Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Mersin’den Uzuncaburç’a gitmek için Mersin-Antalya karayolu boyunca batı yönünde ilerlenerek Limonlu Beldesi’nden kuzeye yönelerek sırasıyla Esenpınar, Sömek, Yeğenli köylerini geçerek Uzuncaburç’a ulaşabilirsiniz. Silifke’den Uzuncaburç’a gitmek için kuzeye yönelerek sırasıyla Demircili, İmamlı Keşlitürkmenli köylerini geçerek antik kente ulaşabilirsiniz.

Uzuncaburç Antik Kenti giriş ücreti 12,5 TL olup, müze kart geçerlidir.

Uzuncaburç Antik Kenti Çevresinde Görülebilecek Yerler: