Yumuktepe, Mersin’de arkeolojik kazılar sonucunda 9000 yıl öncesine kadar tarihlenen 33 katmandan oluşan; dolayısıyla 33 farklı tarihi dönemin yaşantısına ışık tutan bu nedenle arkeolojik olarak büyük önem taşıyan bir höyüktür.
Yumuktepe Tarihçesi
Yumuktepe’de ilk yerleşimin yaklaşık 9000 yıl önce cilalı taş (neolitik) dönemde bereketli hilal (Mezopotamya)’dan buğday, arpa mercimek gibi tohumları da getirerek buraya göç eden çiftçiler tarafından başlatıldığı bilinmektedir. Yine ilk yerleşimcilerin seramik, mimari ve hayvancılık konusunda o devre göre oldukça ileri durumda oldukları anlaşılmıştır. Dünya’da ilk olarak Anadolu’da ortaya çıktığı kesin olan zeytin, incir, antepfıstığı gibi meyvelerin kalıntıları da bu toplumun tarımda ileri olduğunu göstermektedir. Tarım ve hayvancılık bilgi ve tekniklerinin Yumuktepe üzerinden Ege ve Avrupa’ya yayıldığı anlaşılmıştır.
İlerleyen dönemlerde tunç devri, bakır ve demir devri ve ilkçağ ve ortaçağda da buranın yerleşim yeri olarak kullanıldığı kalıntılardan anlaşılmıştır. Yine Hitit döneminde burada savunma amaçlı bir duvarın inşa edildiği belirlenmiştir. Yumuktepe’nin M.Ö. 7000 yıl öncesine kadar sadece tarımda değil mimari, seramik, obsidiyen (volkanik taş) ve taş aletler anlamında önemli bir merkez olduğu kalıntılardan anlaşılmaktadır. Bizans döneminde ise burada yerleşimin devam ettiği ve bu devre ait bir kilisenin kalıntısından anlaşılmaktadır. Yumuktepe’de bulunan bir mezardaki 8000 yıllık iskeletin yanındaki geç 3 kasenin içine konulan yiyecekler o zamanki insanların da ölümden sonraki hayat inancına sahip olduğunu göstermektedir.
Yumuktepe’de ilk kazıyı İngiliz Arkeolog John Gargstang 1936 yılında gerçekleştirmiş 2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla bu çalışmalar durmuştur. Gargstang, Orta Çağ islam uygarlığından taş devrine kadar inen 33 katman tespit etmiştir.
1993 yılından itibaren Prof. Dr. Veli Sevin başkanlığında, Roma Üniversitesi’nden Prof. İsabella Caneva ve başka alanlardan bilim insanlarının da katılımıyla oluşan heyeti, ‘Yumuktepe Arkeolojik Kazısı’ çalışmalarına başlamıştır. Yumuktepe’den çıkarılan yüzlerce eser, Mersin Müzesi’nde sergilenmektedir. Yumuktepe, Tay (Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri) projesi envanterinde de yer almaktadır.
Yumuktepe Höyüğü
Anadolu’da eski yerleşim yeri katmanlarından oluşan tepelere halk arasında Höyük adı verilmektedir. Yumuktepe Höyüğünde ilk yerleşim neolitik (cilalı taş) çağında günümüzden yaklaşık 9000 yıl önce çiftçiler tarafından gerçekleştirilmiştir. İlk çağlarda yerleşim için aranan en önemli özellik akarsu kenarlarında bulunmasıydı. Çeşitli afetler, savaşlar, salgın hastalıklar veya başka nedenlerle ilk yerleşim yıkılınca/terk edilince sonradan gelen insanlar başka bir yer aramaktansa yerleşim için en uygun olan akarsu kenarındaki bu alanı yeniden düzenleyip üzerine yeni bir yerleşim yeri inşa ediyordu. . Bu şekilde; doğal kaynakları, limanı ve konumu nedeniyle tarih boyunca popüler bir yerleşim yeri olan Mersin’de Yumuktepe 33 kat olarak gelişmiştir. Özellikle teraslı evlerin önceki kalıntıların üzerine yapılmasıyla tepe ilk haline göre 23 metre yükselmiştir. Yumuktepe’nin günümüzden binlerce yıl öncesinde deniz kıyısında olduğu ancak zamanla Müftü Deresi’nin taşıdığı alüvyonlarla sahilden 3 km içeride kaldığı anlaşılmıştır.
Yumuktepe Hikayesi
Yumuktepe adının kaynağı konusunda çeşitli görüşler bulunmaktadır. Yöre halkı tarafından buraya Yumuktepe denilmekle birlikte arkeolojik kaynaklarda buranın adı Soğuksutepe olarak da geçmektedir. Burada ilk kazıyı başlatan arkeolog Prof. J. Garstang ise höyüğü Yümüktepe olarak isimlendirmiştir. Bilim Adamı Charles Viktor Langlois “Klikia’da Bir Gezi” adlı kitabında burada Yumuk Şatosu adlı bir kalenin olduğundan bahseder. 1920 tarihli Fransa Paris kaynaklı bir haritada ise buranın adı ‘Yumrou Tepesi’ olarak geçmektedir. Çeşitli kaynaklarda buraya Yumrutepe denildiğinden de bahsedilmekte, bir coğrafya kitabında ise tepenin yanındaki çay Yumuk Irmağı olarak adlandırılmaktadır.
Mersin Yumuktepe Nerededir? Yol Tarifi Bilgileri. Yumuktepe’ye Nasıl Gidilir?
Yumuktepe, Mersin’de denizden 3km içerde Müftü Deresi’nin kenarında yer almaktadır. Şehrin gelişerek büyümesi nedeniyle Demirtaş Mahallesi sınırları içinde kalmıştır. Özel araçla gidilebileceği gibi toplu taşıma ile buraya ulaşmak mümkündür.
Günümüzde üstü çam ağaçlarıyla kaplı bir piknik yeri görünümünde olan bu tepeden çıkarılan yüzlerce eser Mersin Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmekte olup, Yumuktepe hakkında bilgi edinmek isteyenlerin bu müzeyi görmelerini öneriyoruz.
Yumuktepe Çevresinde Görülebilecek Yerler:
Soli Pompeipolis Antik Kenti : 10 km
Mersin Deniz Müzesi: 3 km
Mersin Atatürk Evi Müzesi: 4,3 km
Mersin İtalyan Katolik Kilisesi: 3 km
Mersin Sahil Parkı: 3 km