Anamur, ülkemizin en güney sahil noktası olup, binlerce yıllık geçmişi, doğası ve plajlarıyla gezilecek yerler açısından oldukça zengin bir ilçedir. Anamur’da gezilecek yerler açısından her mevsimde her beğeniye uygun noktalar bulunmaktadır.
İklimi ve doğası sayesinde ülkemizde muzun yetiştiği sınırlı alanların çoğu Anamur’da bulunmaktadır. Anamur’a gitmişken kokusu ve tadıyla farkını hissettiren hediyelik muz almayı unutmayın. İlçede ayrıca tropik iklime uygun farklı bitkiler de yetiştirilmeye başlanmıştır.
Anamur, Caretta kaplumbağalarının en önemli yumurtlama alanlarından birisidir. Öyle ki Mayıs ve haziran aylarında, yönlerini ay ışığıyla belirleyen kaplumbağalar şaşırmaması için sahilde ışık yakmak bile yasaklanmaktadır. Bu sevimli hayvanların yumurtlamalarını izlemek için de turistler Anamur’a gelmektedir.
Eskiden ulaşım imkanlarının sınırlı olması nedeniyle köşede kalan ve çok bilinmeyen bu ilçe Gazipaşa Havaalanı’nın hizmete açılması ve Akdeniz Sahil Yolu’nun büyük oranda tamamlanması ile kolay ulaşılabilir hale gelmiştir.
Anemurium Antik Kenti: Antik dönemin önemli liman kentlerinden birisi olan Anemurium, ismini rüzgarlı tepe kelimesinden almaktadır. Deniz ticaretiyle gelişmiş olan kentte pek çok medeniyetin izini görmek mümkündür. Görülmesi gereken eserler arasında 900 kişilik tiyatro, 350 civarı mezar bulunan nekropol, halk hamamı, Nekropol hamamı, su kemerleri ve deniz feneri sayılabilir. Anemurium Antik Kenti’nin bir güzelliği de denize grime imkanı bulunmasıdır. Antik kente giriş ücretli olduğu için deniz kalabalık değildir ve çok temizdir. Yüzerken tarihi eser kalıntılarına rastlamak ise bambaşka bir deneyimdir. Anemurium Antik Kenti’ne giriş ücreti 12,5 TL olup, müze kart geçeridir.
Mamure Kalesi: Türkiye’nin alan olarak en büyük kalelerinden birisidir. Günümüze oldukça iyi durumda ulaşmıştır. Kalenin içindeki cami mutlaka görmenizi önerdiğimiz eserlerdendir. Mamure Kalesi denize sıfır komumda olup, ülkemizin en güney noktalarından birisidir. Cüneyt Arkın’ın filmine ve bazı dizilerin çekimine de ev sahipliği yapan kale yapı olarak Alanya kalesine benzetilmektedir. İsmini mamur ve imar kökeninden almaktadır. Kale, iç avlu, dış kale ve iç kale olmak üzere 3 bölümden oluşmaktadır. Kalede dördü büyük olmak üzere 39 gözetleme kulesi bulunmaktadır. Surlar üzerinde tüm kalenin çevresinin dolaşılabileceği yollar bulunmaktadır. Burayı ziyaret edeceklere özellikle kale ve denizin birlikte görüldüğü etkileyici manzarada hatıra fotoğrafı çekilmelerini öneriyoruz. Mamure Kalesi’ne giriş ücreti 12,5 TL olup, müze kart geçerlidir.
Köşekbükü Mağarası: Dilek, Şifa ve Huzur adlı 3 ana bölümden oluşan mağaranın, içindeki havanın astım hastalarına iyi geldiği düşünüldüğü için Astım Mağarası ismiyle de bilinmektedir. Yöre halkı, mağara içindeki kayalardan su damlalarıyla süzülen elementlerin havaya karışarak astım hastalarını iyileştirici özellik kazandığına inanmaktadır.
Mağaraya yerin altına doğru 2 metrelik bir kaya çatlağından girilmektedir. Damlayan suların oluşturduğu sarkıtlar ve bu suların yerde birikmesiyle oluşan dikitler ilgi çekicidir. Mağara aydınlatması başarılı bir şekilde farklı yapıların farklı renklerde aydınlanmasını sağlayarak kurulmuştur. Mağaranın girişinde Ovabaşı halkı tarafından işletilen yöresel yiyecek sıkma ve içeceklerden ayran ve çayı deneyebileceğiniz bir işletme ve yöresel ürünlerin satıldığı bir alan bulunmaktadır.
Köşekbükü Mağarası’na giriş ücreti 5 TL’dir. Müze kart geçerli değildir.
Pullu Tabiat Parkı: Anamur’da Bozyazı yolu üzerinde yer alan park, mavi ile yeşilin buluştuğu, 10,3 hektarlık alana yayılmış doğal bir güzelliktir. Kızılçam, defne, yaban mersini ağaçları yoğunlukla görülmektedir. Park özellikle karavan ve çadır kampçıları tarafından tercih edilmekle birlikte, günübirlik piknikçilere de hizmet vermektedir. Elektrik, su, wc, duş gibi altyapı hizmetleri sunulmaktadır. Konaklamak için bungalov ve ahşap ev de kiralanabilmektedir. Kamp alanında denize girme, yaban hayat gözlemciliği, mangal gibi etkinlikler yapılabilmektedir.
Dragon Çayı: Toroslardan yeraltı nehri olarak doğan çay 35 km uzunluğundadır. Bitki örtüsü açısından da zengin olan akarsu boyunca çınar, kızılçam, karaçam, köknar gibi ağaçlar bulunmaktadır. Çayın suyu oldukça soğuk olup, yukarı kısımlarında alabalık tesisleri bulunmaktadır. Akışı ve debisi kuvvetli olan çayda rafting ve kano aktiviteleri gerçekleştirilmektedir. Çay üzerinde bulunan tarihi Dibek Köprüsü de görülmesi gereken eserlerdendir.
İskele ve Rauf Denktaş Parkı: Anamur İlçe merkezinde deniz kenarı boyunca kafe, restoran, çay bahçesi ve balıkçıların yer aldığı, sahil boyunca yürüyüp, bisiklet sürebileceğiniz keyifli bir manzarası olan bir parktır. İskeleden Dragon çayının denize döküldüğü yere kadar uzanmaktadır.